CHP Küme Başkanvekili Engin Özkoç, TBMM Genel Heyeti’nde; savunma sanayi üretimi ve yedinci yargı paketi ile ilgili kıymetlendirme yaptı.
“HER ALANDA ÖN AÇACAĞIZ”
Özkoç, şunları söyledi:
* “İktidarın birinci maksadı, her alanda üretimi artırmak olmalı. Lakin bu, 20 yıllık deneyim ile Türkiye’de; bir muvaffakiyet kıssası maalesef olmamıştır. Millet İttifakı olarak, ülke idaresini devraldığımızda iktisat siyasetimizin temeli tam da bu olacak. Her alanda üretimi artırmak. Ziraî üretimden endüstriye, savunma sanayine; her alanda üretimi artıracak, teşvik edecek, ön açacağız. En değerlisi devletin takviyesi; emek verene, iş ehline, üretmek isteyene adil dağıtılacaktır.
* Türkiye, savunma sanayi açısından çok güçlü bir potansiyele sahip. Şayet nitelikli dolandırıcılara, tank ve palet fabrikası üzere fabrikalar peşkeş çekilmezse. Gurur kaynağı olan ulusal projelerimizden Atak Helikopteri’nin temeli 1995’te atılmıştır. Fırtına obüsünün 1995’te. Ulusal gemi projemiz MİLGEM, 1996’da temelleri atıldı. Savunma endüstrinde kendi gemimizi, obüsümüzü, tankımızı, helikopterimizi yapmak için ordumuzun, devletimizin önderliğinde başlattığımız projelerdir bunlar. Esaslı bir geçmişe, geleneğe ve gayrete sahiptir. Bugün onur duyduğumuz sonuçlarını da görüyoruz, daha güzellerini de göreceğiz.
* Savunma endüstrinde atılan her adım; devletimiz, milletimiz için hayati değer taşımaktadır. Savunma endüstrinde devamlılık ve gayri kişisellik temeldir. Bu aslın kesime ket vurur ve ne yazık ki de şu anda vurmaktadır.
“KAYIRMACILIK ÖNÜMÜZÜ KESİYOR”
* Ülke olarak büyük bir potansiyele sahibiz. Değerli muvaffakiyetlerin altını da imza atıyoruz. Fakat kayırmacılık ve liyakatsizlik önümüzü kesiyor…
* Bugün Türkiye’de en fazla beyin göçünün görüldüğü alan savunma endüstridir. ASELSAN, TAİ, HAVELSAN, ROKETSAN, METEKSAN, MİLSOFT, TÜBİTAK üzere beğenilen kurumlarımızdan beşerler ayrılıp gidiyorlar. Onlarca yetişmiş bilgili, deneyimli mühendislerimiz yurt dışına gidiyor. Savunma endüstrinde yurt dışına geçen mühendislerimizin en büyük kaygısı liyakatsizlik, ekonomik ve siyasi istikrarsızlıktır.
“DERDİN KAYNAĞININ BÜYÜMESİNİ SAĞLAMAKTAN DİĞER DA BİR İŞE YARAMAZ”
* Bu tasayı yedinci yargı paketine bir unsur koyarak aşamazsınız. Beyin göçü ve bu göçün münasebetleri çok açıktır. Her toplumsal kurumda yaptığınız üzere bunu da yasaklarla çözmeye kalkamazsınız. Yedinci yargı paketine bir yasa unsuru ekleyerek, savunma endüstrinde çalışan mühendislerin yurt içi ve dışında kurumlara geçişlerini zorlaştırmaya çalıştığınız, basına yansıyan haberler ortasında yer almaktadır. Bu türlü bir adım atmayın. Bu deva değildir. Kaygının kaynağının büyümesini sağlamaktan öteki da bir işe yaramaz.
“ÇOK AZ KALDI, EN FAZLA 4-5 AY”
* Biz buradan tüm mühendislerimize, gençlerimize, geleceğini yurt dışında aramaya çalışan insanlarımıza kelam veriyoruz. Çok az kaldı. En fazla 4-5 ay. Savunma endüstrinde ve toplumun öbür her alanında yaratılmak istenen cendereyi kaldıracağız. İnsanlarımızın, gençlerimizin ve iktisadın önünü açmak için ne gerekiyorsa onu yapacağız.
“EN KISA VAKİTTE TÜRKİYE, SAHİP OLDUĞU GÜÇLÜ POTANSİYELİ HAREKETE GEÇİRECEKTİR”
* Bilhassa vurgulamak istiyorum ki savunma endüstrinde yapılan her iş başarısıyla, başarısızlığıyla bize aittir, ülkemize aittir. Ülkemizin beşerinin alın teri ve emeği, geleceğimizdir. Bölümdeki kayrımcılığı, peşkeşi ortadan kaldırmak istiyoruz ve bunun için azimliyiz. Hizmet üretimini desteklemek için gelmek istiyoruz. Göreceksiniz, çok kısa vakitte, Türkiye; savunma endüstrinde ve her alanda sahip olduğu güçlü potansiyeli harekete geçirecektir.”
“SANAYİ ATILIMINI YAPACAĞIZ, YAPMAK ZORUNDAYIZ”
Özkoç, TBMM Genel Konseyi’ndeki bu konuşmasının manzaralarını; toplumsal medya hesabında; “Savunma sanayi alanında ülkemizi en kısa vakitte refaha kavuşturacak sanayi atağını yapacağız, yapmak zorundayız! Atılmış olan her gerçek adıma takviyemizi sürdüreceğiz” açıklaması ile paylaştı. ANKA